Plantagenent Hanedanlığı’ndan1 III.Edward’ın ilk oğlu, varisi, Edward the Black Prince’in (Kara Prens) oğlu II.Richard, Shakespeare’in tarihsel oyunlarının İkinci Tetralogy’sının (Second Tetralogy) ilk oyununa konu olmuştur. Richard, tahta babasının varisi olarak çıkmıştır çünkü babası Edward savaşta ölmüştür. İngiltere’nin Law of Inheritance (Miras Yasası) hakkı ile Kral ünvanına kavuşmuştur. Bu olay, oyunun ilerleyen kısımlarında Richard, amcası Duke of Lancester (Lancester Dükü) öldükten sonra mallarını üstüne geçirmek istediğinde diğer amcası Duke of York (York Dükü) tarafından kendisine hatırlatılır.
Richard, bir ortaçağ kralı olarak tahta 1377 de çıkmıştır. Shakespeare’ın oyunu 1595 de kaleme aldığı varsayılmaktadır, dönemin yöneticisi ise I.Elizabeth’tir. Oyunun başkahramanı Richard ve Elizabeth arasındaki benzerliklerden ötürü bu oyun riskli bir tercihtir aslında. Gerçi David Bevington’a göre Shakespeare oyunu yazarken bu benzerliklerin farkında değildir ama yine de her ikisinin de varisinin olmayışı, gözdeleri tarafından yönetilmeleri gibi benzerliklerin üstüne bir de Richard’ın tahtan indirilmesi durumu körükleyebilir diye basılırken Richard’ın tahtan indirilme sahnesine sansür getirilmiştir. Bu sansür sahneye yansıdı mı yansımadı mı bundan çok emin değiliz ama Bevington’a göre bu sahne oynanmıştır. Başka zaman bu konuda bir yazı yazılabilir, şimdilik konudan sapmadan devam edelim.
Oyun yukarıda belirttiğimiz gibi 14.yüzyılda kral olmuş Richard’ı konu aldığı için, bu dönemde geçer. Lakin yazım tarihi olan 1595 de Elizabeth’in de üyesi olduğu Tudor ailesi baştadır, Tudor Idea of Non-resistance (Tudor fikri olan karşıkoymayış) dediğimiz bir fikir vardır. Buna göre yönetimin başındaki krala/kraliçeye karşı gelen, aynı zamanda Tanrı’ya karşı gelmiş sayılır, çünkü kral/kraliçe Tanrı tarafından seçilmiştir, onun elçisidir. İster iyi bir kral olsun ister kötü, Tanrı tarafından seçildiğine inandıkları için onu tahtan indirebilecek güç yine Tanrı’dır. Bu durumda Henry Bolingbroke’un yaptığı karşı çıkma sadece krala karşı değil aynı zamanda Tanrı’nın seçimine karşı çıkmak demektir. Oyunun bazı karakterleri, York Dükü ve Lancester Dükü (özellikle Lancester Dükü), Tudor fikri olan karşıkoymayışı desteklerler. Bunlar Shakespeare’in eklediği özellikler olmalıdır, zira her iki dük de Tudor Hanedanlığı’ndan yaklaşık 200 yıl önce yaşamıştır.
Oyunun mitosundan bahsedelim o halde; Richard babasının ölümü ile tahta geçmiştir, lakin tahta çıkışından dolayı dönen dedikodular bitmemiştir çünkü amcası Thomas of Woodstock (Gloucester Dükü) muamma bir biçimde ölmüştür. Başta Lady Gloucesterolmak üzere ölümü ile ilgili Richard’tan şüphelenenler vardır. Richard çok genç yaşta, on yaşındayken, tahta çıkmıştır. Kıvrak bir dile sahiptir, âdeta şaircesine konuşur, Minâ Urgan’ın dediği gibi tam bir Drama Kralı’dır, neredeyse tüm sözleriyle seyirciye oynar. Geleneksel Kral tiplemelerinin dışında, çok daha feminen bir tip çizer; topluluk içerisinde ağlar, İrlanda dönüşü vatanını selamlarken kendisi çocuğundan ayrı kalmak zorunda bırakılmış bir anne gibi tasvir eder. Etrafı gözdeleri tarafından çevrilmiştir. Bunlar dönemin soylularındandır; Bushy, Bagot, Green. Savurgan bir kral olduğu için,blank charters2 (boş kiralama) denilen bir uygulama ile halktan vergi toplar. Halk tarafından pek sevilmemesinin sebeblerinden birisi de budur. Lakin sonunu getiren ve onu tahtan indiren şey, amcası Lancester Dükü, John of Gaunt’un ölümünden hemen sonra ona ait olan her şeyi kendi üstüne almasıdır. Bu, sürgünde olan Henry Bolingbroke’u (Lancester Dükü’nün oğlu) sinirlendirir. Çünkü Kralın yaptığı şey yukarıda da bahsettiğimiz gibi yasalara aykırıdır. Bunun üzerine Henry sürgünden döner ve Richard’ı tahtan indirir. Lakin bu durum oyun süresince de pek hoş karşılanmaz, Richard ve Carlisle Piskoposu’nun kehanetleri ile lanetlenir.
Henry Bolingbroke tahta IV.Henry olarak çıkar. Richard gibi seyirciye oynayan bir karakter değildir Henry. Gerçi Richard gibi şairane de konuşamaz, daha düz bir adamdır Henry, karakter olarak da Richard’dan daha az dikkat çekicidir, lakin Richard’dan daha iyi uyar krallığa.
Richard ve Piskopos Carlisle'in bahsettikleri kehanet bir iç savaştır. Bu iç savaş ile doğmamış çocuklar zarar görecek, bir sürü kan akıtılacaktır. Nitekim dedikleri çıkar, çünkü Henry'nin tahtı almasından çok da uzun bir süre geçmeden 1455 de Güllerin Savaşı başlar. Bu, kardeş iki hanedanlığın, York ve Lancester, taht için birbirleri ile tutuştukları savaş dizisidir. Bu tarihsel bağdaştırma Shakepeare tarafından yapılmıştır ve dönemin izleyecileri ise bunun farkındadırlar, çünkü bu iç savaştan haberdardırlar. İzleyicilere itaat edilmesi gerektiği belirtiliyor olabilir, neticede Henry'nin yaptı itaatsizlik otuz yıl sürecek olan bir savaşlar dizisine neden olmuş gibi gösterilmektedir, zaten dönemin seyircisi de Tudor fikri karşıkoymayışı benimseyen bir topluluktur. Shakespeare'in bu oyununu muhafazakar bir oyun diye yaftalayamayız, çünkü içerisinde bunun aksini ispatlayacak bölümler de mevcuttur. Ama yine de bu, düşündürücü bir şey olabilir.
1 Süpürgeotu demektir, ailenin amblemi budur, niçin amblem olarak süpürgeotunu seçtiklerini bilmiyoruz.
2 Halktan boş, beyaz kağıtlara imza atmaları isteniyor, daha sonrasında kağıdın üst kısmı kralın buyruğu ile istenilen rakamlarla dolduruluyor. Kağıtları önce, yine kral buyruğuyla imzalayan halk ödeyecekleri miktarlar için itirazda bulunamıyorlar. Boş kağıda imza atmayın tenkidi buraya dayanıyor olabilir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder